Müslüman Arnavutluk
Müslüman Arnavutluk  
  Ana Sayfa
  Hoş Geldiniz
  Hakkımızda
  Haberler
  Yazılar
  => Arnavutların Müslümanlığı Entegrasyona Engel Değil
  => Varlık ve Yokluk Arasında Arnavutlar ve İslam
  => İsmail Kadare’nin Filmi Osmanlı İmparatorluğu’nun Arnavutluk’taki Hatırasına Saldırıyor.
  => Avrupalı İslam’ın İnşasında Balkan Müslümanlarının Rolü
  => BALKANLARDA AMERİKAN DIŞ POLİTİKASI
  => Kosova Sırbistan mıdır ? Bir tarihçiye soralım
  => Krasniqi: Hedeflerimin Tümü Değil, Çoğu Gerçekleşti
  => Balkan Notları - Arnavutluk
  => Uluslararası Propaganda ve Bosna
  => Vatikan Kosovalı Müslümanların Peşinde
  => Kosova'nın Şerefine
  => KOSOVA RAPORU
  => ARNAVUTLAR "HİLAL" YÖNETİMİNİ İSTİYOR "HAÇ" DEĞİL
  => 1830’dan sonra Yunanlılar tarafından Müslümanlara uygulanan mezalim ve soykırım.
  Resimler
  Arnavutluk'ta Kim Kimdir
  Kosova'da Kim Kimdir
  Makedonya'da Kim Kimdir
  İletişim
  Ziyaretçi Defteri
  Anketler
  Uğrak Mekan
  İstatistik
  Forum
  Bağlantı Adresleri
  Duyurular
  Albüm
  Sadayı Millet
  Sosyal ve Kültürel Faaliyetler
  Video Linkleri
  Haber Kaynakları
  İslam Dünyası
  Edebiyat
Kaynak gösterilmek kaydıyla tüm yazı , resim ve görüntüler kullanılabilir
Krasniqi: Hedeflerimin Tümü Değil, Çoğu Gerçekleşti





Jakup Krasniqi:

Kosova Cumhuriyeti Meclis Başkanı Jakup Krasniqi, Kosovapress’in bir röportajında, hedeflerinin tümünü olmassa da çoğunu gerçekleştirdiğini,  hala ulaşması gereken hayallerinin var olduğunu söyledi. Krasniqi, bağımsızlığın ilan edilmesiyle, Arnavut halkının bütün beklentilerinin gerçekleştirilmiş olduğunu söylemekten kaçındıysa da, 17 Şubattan beri perspektifi hissedilebilecek bir ufkun açıldığını vurguladı. Krasniqi, yakın bir gelecekte sınırlarda durum değişikliklerin görünmeyeceğini, ancak sınırlarla iligli olarak belirebilecek sorunların önemli olmayacağını ve büyük değişmelere yol açmıyacağını vurguladı. Krasniqi, Anayasa’nın kabul edilmesinden sonra devletin temel yasaların, GSÖT değil Kosova başkanı tarafından imzalanacağına da işaret etti. Ona göre Dışişleri Bakanlığı, Savunum Bakanlığı ve İstihbarat Hizmeti’nin oluşmasıyla Kosova, kendi devlet kurumlarının oluşum sorumluluğunu tamamlamaktadır.

Kosovapress: Sn. Krasniqi, 17 Şubatta Kosova bağımsızlığının ilan edilmesiyle, Arnavut halkının hayallerinin gerçekleştirildiğini düşünüyor musunuz?   

Krasniqi: Bağımsızlığın ilan edilmesiyle, Prizren Arnavut Birliği’nden bu yana Arnavutların hayalleri ve bekletilerinin yerine getirildiğini söylemek zordur. Oysa, zaman aşamasına bir göz atmış olursak, bu yönde dünyada özellikle ise Avrupa’da atılan adımları gözlemiş olursak, Balkanlar ve dünya haritasında büyük değişmelerin oluştuğunu önemsemiş olursak, uluslararası faktörü, ilk sıradaise ABD ve Avrupa Birliği ile sıkı bir koordinasyon sayesiyle bağımsızlığın ilanı ve ilan ediliş yönteminin, Kosova Cumhuriyeti’nde çoğunlukta olan Arnavutlara perspektifli günlere doğru yol açtığını söyleyebilirim. Bununla birlikte Kosova’nın on yıl önceki ve 1999 yılından sonraki konumunu hatırlarsak, diğer yandan ise bu yılın 17 Şubattan sonraki gelişmeler sonucu büyük adımları hatırlamış olursak, bunu çok büyük bir başarı olarak değerlendirmeliyiz.

Kosovapress: Kosova bağımsızlığının ilan edilmesinin, Arnavut halkının beklentilerinin sonu olmadığını düşünüyor musunuz?   

 

Krasniqi: Bugünün ve gelecek nesillerin de yerine getirmesi gereken görevler muhakkak ki vardır. Ancak önemli olan Arnavut halkının, bilinçleştiğine dair gerçektir ve bu olgu, çok sayıda karşı gelenlerin olmasına rağmen, belirli uluslararası faktörler tarafından kabul edilmektedir.  Bununla birlikte büyük sayıdaki Avrupa ve diğer ülkelerin politik faktörlerin, geçmişte yapılan tarihi bir yanlışlığın ortadan kaldırılması yönünde sundukları çaba da çok önemlidir.  

Kosovapress: Kosova bağımsızlığının ilan edildiği dönemde Meclis başkanı görevinde bulunma şansına sahip oldunuz. Bütün hayalleriniz gerçekleşti mi? 

Krasniqi: Tümünü değilse de hedeflerimin çoğunu gerçekleştirdim sayılır, ancak ulaşılması gereken hayallerim de var tabi ki. Birkaç profesyonel ayrıntıları gerçekleştirdim, bundan başka biraz gecikmiş olmama rağmen ailemi kurabildim ve özel arzularımın bazıları da gerçek oldu. Ancak  geçen rejimin, özellikle Kosova’daki idarecilerin karşıtı olan bizler için önemli olan, Kosova’nın Sırbistan’dan kurtulmasıdır. Bazan insana, kendi ailenin hedeflerini bile gerçekleştirmesi çok zor oluyor. Böyle olunca, yürürlüğe sokmak için azimli ve olağanüstü çabayı gerektiren ulusal hedeflerin gerçekleşmesinin ne kadar zor olduğunu düşününüz. Ben, bu yönde bayağı başarılı olduğumu söyleyebilirim, ancak nihai başarımın bu olmadığını da vurgulamalıyım. Buna rağmen genelde, çoğu Kosova vatandaşının hedefi gerçekleşti diyebiliriz.

 

Kosovapress: Kosova bağımsızlığının tanınması ritminin isabetli olduğunu düşünüyor musunuz? 

 

Krasniqi: Kosova bağımsızlığının dünyanın büyük güçleri tarafından tanınması çok önemlidir. Ancak bazı ülkeler, kendi devletleri içindeki prosedürlerden dolayı bundan hala çekiniyorlar. Eni sonunda Kosova’nın bundan önce, Avrupa ve daha geniş boyutta çözümlenmesi gereken bir sömürü altında olduğu bilinmesi de önemlidir. Aslında Kosova her zaman kaydeyi bozmayan bir örnekti, ancak 17 Şubatta bağımsızlığın ilan edilmesiyle, bu halka yapılan tarihi haksızlık tamir edilmiştir. Öyleki Avrupa Birliği’nin tüm ülkeleri tarafından tanındıktan sonra, yeni Kosova devletinin diğer ülkelerce tanınarak, Kıbrıs ve Romanya’nın gecikmeli tanınması gibi bazı önemsiz ülkelere sıra gelecektir diye düşünüyorum. AB’nin tüm ülkelerinin tanımasıyla, İslam Konferansı üye ülkeleri tarafından da tanınması olanaklarının sağlanılacağına inanıyorum.

 

Kosovapress: Sırbistan, Kosova’nın ikiye ayrılması için lobi yürütüyor. Sınırlar konusunda herhangibir devinim veya değişikliğin yapılabileceğini tahmin edebiliyor musunuz?

 

Krasniqi: Gelecekte nelerin olabileceğini söylemek zordur, bunun ilerideki gelişmelere bağlı olduğunu düşünüyorum. Sınırlarda durum değişiklikleri için olanakların olmamasından değil, yakın bir gelecekte bu boyutta hareketlenmenin olmayacağını düşünmekteyim. Tabii ki bu asırda sınırları, XIX yada XX yüzyılın gözüyle bakamayız.  Bunu derken küçük sayılan bazı sorunların baş göstermiyeceğini demek istemiyorum, sınırlar konusunda ortaya çıkacak sorunların, önemsiz boyutta olacağını ve büyük değişmelere neden olamıyacaklarını kastediyorum. Memnuniyetsizlikler olabilir, ancak zamanla onların da izi silinecektir sanıyorum.

Kosovapress: Ahalinin deviniminde hareketlenmeyi öngörüyor musunuz? 

Krasniqi: Buna inanmıyorum, aslında ahali zorlama ve baskıdan değil, zevkten yer değiştirebilir. Bu çok önemli bir duygu ve gerçektir.  

Kosovapress: Biraz da Kosova Meclisi’nin çalışmalarına değinsek iyi olur. Sizin bu göreve geldiğinizden beri bu kurumda ne gibi değişmeler oldu? 

Krasniqi: Bu göreve gelişim uzun zaman almadı, bundan dolayı büyük bir değişmenin yapıldığını söyleyemem. Ancak, halkla değişik bir temasta olduğumuzdan dolayı bazı değişmelerin çıplak gözle görülebileceğini de ortaya atmalıyım. Medyalar karşısında açıksözlülük ve iletişimde ilerleme var ve bu konuda, sadece parlamento oturumlarında değil, komisyonların çalışmalarının da medyalar karşısında daha büyük açılım kazanmasını düşünüyoruz.  Gelecekte sivil toplum örgütleri ile temaslarımızı geliştirecek, bundan başka, Marti Ahtisari paketinden kaynaklanan yasaların acil süreç sayesiyle kabul edilmesini hızlandırdık. Tüm bu çabalarımıza rağmen, yasalarımızı en iyi olası şekliyle hazırlayamamış olabiliriz, ancak Kosova’nın, sadece bu yasalar söz konusu değil, diğer yasaların kabulünde de, AB yasalarla uyumlaştırarak acil süreç yönetemini uygulamaya devam edeceğiz. Öyleki AB entegrasyonu için zaman gelince, yasalarda bazı değişmelerin yapılması gerekirse de, bu sürecin bizi daha az sorunla karşılamasını istiyoruz.        

 
Kosovapress
: Ahtisari paketinden kaynaklanan yasalardan söz ederken Kosova Anayasası’nın da kabul edilmesi beklendiğini hatırlayalım. Ahtisari önergesinden kaynaklanan devletin yasalarını sizce kim imzalayacak?

 
Krasniqi: Anayasanın yakında Meclis’in çalışmalarının bir parçası olacağını biliyoruz ve bu yılın Haziran ayında, tam yetkilerin UNMİK’ten Kosova kurumlarına aktarılacaktır diye düşünüyorum. Tabii ki biz, Meclis’in yetkisindeki yeni yasaların, Meclis tarafından imzalanacağını düşünüyoruz, şimdiye kadar GSÖT’nin yetkisinde olan diğer yasalar Kosova Başkanı tarafından imzalanacaktır.

 
Kosovapress:  Bu arada Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı olmak üzere daha iki yeni bakanlığın oluşması bekleniyor. Sizce PDK ve  LDK bu ikisini ne şekilde paylaşacak?

 
Krasniqi: Benim için bu bakanlıkların hangi parti tarafından yönetileceği önemli değil, önemlisi Kosova’nın, bağımsız bir ülke için çok gerekli olan bu iki yeni bakanlığa sahip olmasıdır. Aslında bu bakanlıkların hangi politik özne tarafından yönetileceği, koalisyondaki partilerin veya iki parti şefleri arasında işbirliği sonucu kararlaştırılacaktır. İki yeni bakanlığın oluşması ve güvenlik ile dışişleri yetkilerinin, yerlilerin elinde olması herşeyden önemlidir.  

Kosovapress: Sonunda Sn. Krasniqi Kosova, İstihbarat Hizmeti’ne de sahip olacaktır. Bu konuda kim karar alacaktır?

Krasniqi: Evet, bu değişik bir mekanizmadır ve iki yeni bakanlığın ve İstihbarat Hizmeti’nin oluşmasıyla Kosova, kendi devlet kurumlarının oluşum işini tamamlayacağını düşünüyorum.    

 

Kim Allah'ı, Resûlü'nü ve iman edenleri dost edinirse, hiç şüphe yok, galip gelecek olanlar, Allah'ın taraftarlarıdır.  
 

Arnavut kimliğinin oluşumunda İslam'ın önemli bir unsur olduğunu düşünüyor musunuz?
Evet
Hayır

(Sonucu göster)


 
Hadis Külliyatından  
  "Kim kâfir olan dokuz atasını onlarla izzet ve şeref kazanmak düşüncesiyle
sayarsa, cehennemde onların onuncusu olur." (Ahmed bin Hanbel, 5/128)

"Bir kısım insanlar vardır ki, cehennem kömüründen başka bir şey olmayan adamlarla iftihar ederler, övünürler. İşte bunlar ya bu övünmeden vazgeçerler, ya da Allah nezdinde, pisliği burunlarıyla yuvarlayan pislik böceklerinden daha değersiz olurlar." (Ahmed bin Hanbel, 2/524; Ebû Dâvud, Edeb 111)

Müslüman cemaatten ayrılan ve itaat yolunu terketmiş olarak ölen kimsenin ölümü, câhiliyye ölümüdür. Ümmetime karşı harekete geçerek mü'minin imanına saygı duymaksızın ve sözleşmeli bulunduğu kimseye karşı olan ahdine vefâ göstermeksizin suçlusuyla suçsuzuyla bütün ümmetimi vurmaya kalkışan kimse Benim ümmetimden değildir. Asabiyet/ırkçılık duygusuyla öfkelenen, asabiyet uğruna savaşırken yahut ırkçılık dâvâsı güderken körü körüne açılmış bir bayrak altında ölen kimsenin ölümü câhiliyye ölümüdür." (Müslim, İmâre 57; Nesâî, Tahrim 27; İbn Mâce, Fiten 7; Ahmed bin Hanbel, 2/306, 488.

"Bir kimseyi ameli geri bırakmışsa, nesebi, soyu onu kurtaramaz, yükseltemez, ilerletemez." (İbn Mâce, Mukaddime 17, hadis no: 225)
 
Safahat'tan  
  Nerde olsam çıkıyor karsıma bir kanlı ova...
Sen misin, yoksa hayâlin mi? Vefâsız Kosova!
Hani binlerce mefâhirdi senin her adımın?
Hani sînende yarıp geçtigi yol "Yıldırım"ın?
Hani asker? Hani kalbinde yatan sâh-ı sehîd?
Ah o kurbân-ı zafer nerde bugün? Nerde o iyd?
Söyle, Meshed, öpeyim secde edip topragını:
Yok mudur sende Murâd'ın iki üç damla kanı?
Âh Meshed! O ne? Sâhandaki meyhâne midir?
Kandilin, görmüyorum, nerde? Su peymâne midir?
Ya harîminde yatan sapkalı sarhoslar kim?
Yoksa yanlıs mı? Hayır, söyleme, bildim... Bildim!
 
Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) buradaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol